ALIŞTIRMA CEVAPLARI – TURİZM İngilizcesi Tercüme / Future Tense – Gelecek Zaman
Bu alıştırmada şu zaman kalıplarıyla cümleler kuruyoruz: 1) will 2) be going to 3) present continous for the future
Aşağıdaki cümleleri İngilizceye çeviriniz
Ben otele sabah 8 de varacağım
I will arrive at the hotel at 8 (o’clock) in the morning
Misafirler otele 8 de gelecek
Guests will come to the hotel at 8
Yarın 100 misafir Kabul edeceğiz
We will receive 100 guests tomorrow
Müdür başka bir otelde 2 oda ayıracak
The manager will book 2 rooms in another hotel
Size sessiz bir oda ayıracağım
I will book a quiet room for you
I will book you a quiet room
Otelimizde kaç gece kalacaksınız?
How many nights will you stay in our hotel?
Otelemizde 2 gece mi kalacaksınız?
Will you stay in our hotel for 2 nights?
Yarın 10 a kadar uyuyacağım
I will sleep until 10 tomorrow.
Saat kaçta uyandırayım sizi?
What time shall I wake you up?
NOT: Esasında yukarıdaki cümlelerin çoğunda “BE GOING TO” kalıbını kullanmak çok daha doğru olacaktır.
Örnek: I am going to arrive at the hotel at 8
Fakat, bu kalıp biraz daha zor olarak algılandığından, pratik konuşma becerisini bir an önce kazanma gereksinimi olanlara kolaylık olsun diye “WILL” kurgusunu kullandık burada. Daha ayrıntılı bilgi isteyenler lütfen yorum bölümüne yazabilirler.
Diğer tercümeler (çeşitli zamanlarla)
Müsait (boş) odalarımız var
We have available rooms
Odalarımız satıldı
Our rooms are sold out
Odalarımız (ın hepsi) ayrıldı (reserve)
Our rooms are booked out
All our rooms are booked out
10 adet boş yatağımız mevcut
We have 10 available beds
Sessiz bir oda ister misiniz?
Do you want a quiet room
Would you like a quiet room?
Vocabulary (Kelime bilgisi) – to have: sahip olmak Varmak: to arrive (erayv) at veya in, misafir: guest (gest), receive: almak, kabul etmek birini (resepsiyon oradan geliyor), to book (buk): ayırtmak, rezervasyon yapmak, to reserve (rizörv): rezervasyon yapmak, booked out: yer kalmamış, hepsi ayrılmış, sold out: hepsi satılmış, available (eveylıbıl): müsait, mevcut, room (ruum): oda, bed (bed): yatak, hotel (hotel): otel, to stay (sitey): kalmak, tonight (tunayt): bu gece, to sleep (siliip): uyumak, noisy (noyzi): gürültülü, quiet (kuayt): sessiz, to wake up (weyk ap): uyanmak, uyandırmak, call (kool): çağrı, wake up call: uyandırma telefonu
ANLAMADIĞINIZ NOKTALAR VARSA LÜTFEN YORUM BÖLÜMÜNE YAZINIZ